OLGUNLAŞMAK

Bir büyük soğanı alıp, iki başından keselim ve uzunlamasına ikiye bölelim. Herbir parçasının dış kabuğunu soyalım. Kabuğu soyulmuş soğanları uzunlamasına 1 ila 1.5 mm kalınlıkta piyaz 'yarım ay' şeklinde doğrayalım.
Bu doğrama esnasında soğan göz yaşartacaktır. Gözleri yaktığı, gözyaşına sebep olduğu gibi soğan, kesilmenin acısını ortaya çıkaracaktır.  Sulu ve dipdiri duran bu soğan ayrıca yiyenin de ağzında acı bir tat bırakacaktır.

Ancak çok az kimsenin yemek isteyeceği bu soğanı gelin acı çektirerek olgunlaştıralım.


Tabanı kalın çelik bir tava içerisine zeytinyağı koyalım ve harlı ateşte ısıtalım. Bir tabakta beklettiğimiz göz yaşartan soğanın üzerine biraz tuz, biraz da karabiber ilave ederek, kızgın yağın içine atalım. Diri ve sulu soğan kızgın yağ ile buluşmasına sevinmeyecek, içinde barındırdığı su yağla buluşmasına karşı koymaya çalışacak,  etrafa yağ sıçratarak bu duruma isyan etmeye çalışacaktır.
Ancak, yağın yakıcı, kavurucu kızgınlığı ile soğan diriliğini kaybedecek, su buharlaşacak, soğan kavrulmaya başlayacaktır. Soğanlar kızgın yağda iyice karemelize oluncaya kadar tahta bir kaşıkla karıştırılması gerekecektir.
Yağın içinde ısdırap ile kavrulan, karıştırmamız ile oradan oraya savrulan soğanlar 10-15 dakika içinde istenilen kıvama gelecektir.


Soğanlar kızgın yağın içinde pişer, olgunlaşırken bir türlü acılığından fırsat bulup ortaya çıkamayan şekeri salacak, ayrıca tatlanacaktır.
Kızgın yağın verdiği acı soğanın suyunu ve acısını da alacak, soğanı olgunlaştıracak, istenilen karemelize renge kavuşturacak ve ağızlara layık bir tatla yenilmeye hazır hale getirecektir.

Bu karemelize soğan artık herşeyin yanına yakışacaktır. Et, balık, tavuk, çorba yanında yiyebilir, meze olarak sofraya getirebilir, çekici kokusu, rengi, duruşu ve tatı ile hamburger vb. birçok sandviçle beraber tüketebilirsiniz.


Kızgın yağda acı ile şekle giren soğan olgunlaşıyorsa, acı hayata tam olarak uyum sağlayamamış toy bir insanı ne şekle sokar? veya olgun ancak daha da olgunlaşmaya ihtiyaç duyan kişilere ne gibi dereceler katar?

Acı insanı olgunlaştırır, acı gözlerimizdeki perdenin kalkarak hayata yeni kapılar, penceler açılmasını sağlar, farklı bakış açısı getirir, hayatın bir hayalden ibaret olmadığını söyler, hakikati gösterir.


Size en mutlu olduğunuz anları anlatın deseler, birkaç kelime, birkaç dakikada sözcükler tükenir. Ancak mutsuzluğu, hayal kırıklıklarını veya yaşadığınız acıyı anlatın dediklerinde hiç susmadan, usanmadan, yürekten haykırarak, içinizi yakan acıları gözyaşları ile anlatırsınız.

İşte insanoğlu acı çektikçe olgunlaşır, daha dingin, daha sakin düşünür, aklı başında hareket eder, hakikatlerin farkına varır, daha ağırbaşlı, daha ayakları yere basan, herkesin hayranlık duyduğu, yanında bulunmak isteyeceği bir kıvama gelir. Olgun insan kararlarını daha isabetli verecektir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Büyük İskender'in Son Üç Arzusu

Kaplumbağa İle Tavşan'ın Hikayesi!

Patron, Yönetici ve Lider Arasındaki Fark..